PS:BENLİK
MÜCADELESİNDE, EGONUN DARBELERİNE KARŞI /2014 YAŞ 32
Öz benliğimizi keşfetme yolunda, ne çok kılık değiştiririz,
bazen en yakın modellere, bazen cağın dayattığı vücut ölçülerine, bazen
hayalimizde olmak istediğimiz kişiye, başarılı insan profillerini kopyalamaya
ne çok alışmışız. Pazarlama derslerinde
fark yaratmak, diğerlerinden farklı olmak ürünü başkalaştırır ayrı bir yere
koyar diye öğretilirken, sanırım bu kapitalizm sınırları ve değerleri
içinde kişiliksiz fark koymak anlamına
geliyordu, ben orayı atlamışım.
Kendimden çıktım yola dünyayı kavrayabilmek için; bilgi,
tecrübe, dinleme sanatı gibi araçlar aldım elime, sevgim en büyük sermayemdi, yalansız
bakışlarım sınırları aşacaktı… Ama… öyle güçlenmedim işte. Her yarattığım, yansıttığım “ ben “ yıkıldıkça başka ellerde, kalplerde,
not defterlerinde, değerlendirmelerde, yeni bir ben yaratma süreci güçlendirdi
ben”i . Ben yıkıldıkça, yaralandıkça, ruhum ezilip kaldıkça, ben diplere
indikçe, bedenim yorulsa da dipten gördüğüm ışık daha parlıyordu, gözlerim
kamaşıyor, yukarıya zıplayacak anı beklerken, içim aydınlanmaya başlıyordu.
İşte o anlarda “ben”sizliği seçtim. Herkeste kendimden bir parça, her hüznümü,
korkumu, endişemi başkalarında da görmeye başladım. Gülümsedim empatim aracım
oldu, herkesin bir ayna olduğunu keşfettim ve sonra vizesiz daldım içime, İnci
tanesi gibi saklanan o büyük, sınırsız, karşılıksız sevgiyi buldum. Bu sefer
bol bulduğum şeyi, dağıtmak, paylaşmak ve belki da da çoğaltmak isterken, bozuk
para sananların eline verdim, hani değerini kuyumcu da arayan kişilere değil,
pazarda satmak isteyenlere gitti sevdam.
Yeni bir yol ve yeni araçlar gerekiyor şimdi yeni kalkanlar,
bu değeri korumanın, doğru yer ve zamanda doğru yöne yöneltmenin yollarını
arıyorum. Başta kendimi ve yaşamın her parçasını, her acı tatlı anı severek,
affederek, yenileyerek umudumu devam ediyorum.
yola çıkmak ve aramak işte bütün mesele bu ve en güzeli
YanıtlaSil